reklam

5 Mayıs 2014 Pazartesi

Kadınlar temizlikten vazgeçmiyor

Burak COŞAN

Geçen seneyi 1 milyar dolar ciro ve yüzde 20'lik büyüme ile kapatan şirketin, ürettikleri ürünler sebebiyle krizlerden çok zor etkilendiğini ifade eden Hayat Kimya Yönetim Heyeti Azasi ve Genel Koordinatörü Orhan İdil, kadınların ne olursa temizlikten vazgeçemediğinin altını çizdi. İdil, "Bu konuda gıdadan sonra geliyoruz. İnsanlar ev, araba ya da mobilya almaktan vazgeçiyor fakat çocuğunun altını bezlemekten vazgeçemiyor. Kriz döneminde bile deterjan satışlarımız arttı. Kadınları temizlikten vazgeçirmek çok zor. Şayet kadınlar temizlik malzemesi alamazsa evde çok henüz büyük krizler baş gösteriyor" dedi.

DÜNYA ÇAPINDA

İlk olarak 1967 yılında deterjan imalatı ile sektöre giren Hayat Kimya'nın, 1998'de çocuk bezi ve hijyenik ped ile devam ettiğini, 2006'da da temizlik kağıdı sektörüne girdiğini belirten İdil, nihai olarak 2014'te yetişkin bezi üretmeye başladıklarını söyledi. Hayat Kimya'nın, önce Türkiye'de bu mahsulleri üretmeye başladığını kaydeden İdil, "Daha sonra tabi ihracata başladık. Cezayir'de bir deterjan ve çocuk bezi fabrikası ve Mısır'da bir çocuk bezi fabrikası açtık. Yeniden Mısır'da temizlik kağıdı için üretim tesisi kurma çalışmalarına başladık. İran'da çocuk bezi ve temizlik kağıtları fabrikamız var. Rusya'da temizlik kağıtları fabrikası inşa halinde. Nijerya'da da bir çocuk bezi üretim fabrikası için çaşlışıyoruz. Fas'ta da üretim çalışmaları yapıyoruz" diye konuştu.

MARKALAR YARATILMALI

Hayat Kimya'nın çok hızlı bir şekilde büyüdüğünü ifade eden İdil, "3 senede bir Hayat Kimya'ya yeni bir Hayat Kimya henüz ekliyoruz. Burada yalnizca ciro artışını düşünmedik. Markalarımızla var olmak istedik. Kalifiye bir ürün inşa etmek kolay. Bunu pazarlamak önemli" dedi. Cirolarının yarısının Türkiye üzerinden geldiğini anlatan İdil, "Geri kalanı da yurtdışından geliyor" dedi.

400 bin ton

Türkiye'deki temizlik kağıdı kategorisinin büyüklüğü

%9

Temizlik kağıdı kategorisinin senelik büyüme hızı

5.2 kg

Türkiye'de kişi başına senelik temizlik kağıdı kullanımı

5 kg

Türkiye'de kişi başına düşen deterjan kullanımı

2 milyar dolar

Temizlik pazarının Türkiye'deki büyüklüğü

1.6 milyar

Türkiye'deki kullanılan hijyenik ped adeti

2.54 milyar

Türkiye'de kullanılan çocuk bezi adeti

500 bin ton

Ev bakım kategorisinin toplam büyüklüğü

Onaysız program uygulayan özel okullara inceleme

Bakanlık tarafından illere sevk edilen yazıda, onay alınmadan uygulanan uluslararası programları reklam ve ilanlarında kullanarak mevzuata ters davranan okullar ile alakalı legal işlem inşa edilmesi gerektiği belirtildi.

MEB Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü tarafından illere sevk edilen yazıda, bakanlığa ulaşan bilgi ve duyumlardan, bir takım özel okulların bakanlıktan onay almadan çeşitli isimler altında uluslararası programları uyguladıkları ve bu vaziyeti ilan ve reklamlarında kullandıklarının anlaşıldığı ifade edildi.

Yazıda, 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanun'da yer meydan "özel öğretim müesseselerinin yönetmelikleriyle öğretim programının Bakanlıkça incelenip onanmış olması" hükmüyle "Bu müesseselerde öğretim programları, eğitim-öğretim faaliyetleri ve diğer hususlarla alakalı işlemler, kurum yönetimince hazırlanan ve Bakanlıkça onaylanan esaslara göre yürütülür" kararları hatırlatıldı. Yazıda ayrıca, kanunun, 7. maddesinde yer meydan şu hüküm de yer aldı:

"Özel öğretim kurumları, kurum açma şartlarından rastgele birini kaybetmesi veya destursuz değişiklik yapması, mevzuatta belirtilen sayıda eleman çalıştırılmaması veya mevzuata ters eleman çalıştırılması, reklam ve ilana ilişkin ihtiyaç duyulan koşulların yerine getirilmemesi halinde, davranışın ağırlık derecesine göre on beş günden az olmamak kaydıyla üç aya kadar geçici olarak, 1739 sayılı Ulusal Eğitim Temel Kanunu'nun genel ve özel amaçlarıyla temel ilkelerine uymayan, müessesenini mevzuata makul kapatmayan, geçici olarak kapatma cezası meydan ve aynı fiili tekrar işleyen kurumlar ise daimi olarak kurum açma izni veren makam tarafından kapatılır."

Yazıda, konu ile alakalı şehirlerin maarif müfettişlerince inceleme yapılarak, MEB'den onay alınmadan farklı program uygulayan ve bu vaziyeti reklam ve ilanlarında kullanarak mevzuata ters davranan okullar ile alakalı "Kurum açma izninin iptali, kurumun kapatılması, devri ve nakli" konularını düzenleyen 7. madde uyarınca ihtiyaç duyulan legal işlemin inşa edilmesi istendi. Yazıda legal işlemlerin sonucundan Bakanlığa bilgi verilmesi gerektiği de vurgulandı.

Kapalıçarşı'da döviz fiyatları

İstanbul serbest piyasada dolar 2,1060, avro 2,9210 liradan haftaya başladı.

Kapalıçarşı'da 2,1040 liradan alınan dolar 2,1060 liradan satılıyor. 2,9180 liradan alınan avronun satış maliyeti ise 2,9210 lira olarak belirlendi.

Önceki kapanışta doların satış maliyeti 2,1010 lira, avronun satış maliyeti ise 2,9030 lira olmuştu.

Borsa, haftaya yükselişle başladı

Borsa İstanbul'da işlem gören pay senetleri evvelki kapanışa göre vasati yüzde 0,25 değer kazanırken, bankacılık endeksi yüzde 0,42, holding endeksi yüzde 0,23 yükseliş kaydetti.

Geçen hafta üremler ve döviz kurlarındaki düşüşten aldığı destekle yükseliş eğilimini hafta boyunca devam ettiren BIST 100 endeksi haftayı analistlerin direnç olarak nitelendirdikleri 75.000 düzeyinin derhal üzerinde 75.159,06 puandan tamamlamıştı.

Analistler, geçtiğimiz hafta Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın enflasyon raporu (TCMB) ve sonrasında Başkan Erdem Başçı'nın faiz indirimi için meydan olduğu ve bunu Para Siyaseti Heyeti (PPK) toplantısında tartışacaklarını söylemesinin ardından bugün açıklanacak nisan ayı enflasyon verilerinin ehemmiyetinin arttığını belirtiyor.

Bugün açıklanacak nisan ayı tüketici enflasyonuna ilişkin gerçekleştirilen AA Finans Beklenti Anketi'ne göre ekonomistlerin beklentilerinin ortalaması yüzde 0,82 oldu. 21 ekonomistin katılımıyla gerçekleştirilen anket neticelerine göre, ekonomistlerin nisan ayı enflasyon beklentileri, en yüksek yüzde 1,16 ve en düşük 0,49 artış aralığında yer aldı.

BIST 100 endeksinin 74.000 düzeyinin dayanak konumuna gelebileceğini ifade eden analistler, 76.000 ve 77.500 seviyelerinin takip edilmesi gereken direnç konumunda meydana geldiğini kaydediyor.

İlk dört aydaki enflasyon yüzde 5 oldu

Nisanda Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yüzde 1,34, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 0,09 arttı. Senelik enflasyon ise tüketici ücretlerinde yüzde 9,38, yurt içi üretici ücretlerinde yüzde 12,98 oldu.

Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) maaş %1,34 arttı

TÜFE'de (2003=100) 2014 seneyi Nisan ayında bir evvelki aya göre %1,34, bir evvelki yılın Aralık ayına göre %4,96, bir evvelki yılın aynı ayına göre %9,38 ve on iki maaş ortalamalara göre %7,97 artış gerçekleşti.

Aylık en yüksek artış %13,10 ile giyim ve ayakkabı grubunda gerçekleşti

Ana harcama grupları bakımından 2014 seneyi Nisan ayında endekste yer meydan gruplardan ev eşyasında %1,57, gıda ve alkolsüz içeceklerde %1,42, eğitimde %0,97, sağlıkta %0,93 artış gerçekleşti.

Aylık en fazla düşüş gösteren grup %0,54 ile eriştirme oldu

Ana harcama grupları bakımından 2014 seneyi Nisan ayında endekste düşüş gösteren bir diğer grup ise %0,10 ile çeşitli mal ve hizmetler oldu.

Yıllık en yüksek artış %13,84 ile eriştirme grubunda gerçekleşti

TÜFE'de, bir evvelki yılın aynı ayına göre gıda ve alkolsüz içecekler (%13,15), restoran ve oteller (%12,48), eğitim (%10,37), ev eşyası (%8,84) artışın yüksek olduğu diğer ana harcama gruplarıdır.

Aylık en yüksek artış %1,81 ile TRB1 (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli)'de oldu

İstatistiki Bölge Birim Sınıflaması (İBBS) Seviye 2'de bulunan 26 bölge içinde, bir evvelki yılın Aralık ayına göre en yüksek artış %5,74 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) bölgesinde, bir evvelki yılın aynı ayına göre en yüksek artış %10,56 ile TR22 (Balıkesir, Çanakkale) bölgesinde ve on iki maaş ortalamalara göre en yüksek artış %9,46 ile TRC1 (Gaziantep, Adıyaman, Kilis) bölgesinde gerçekleşti.

Nisan 2014'te endekste kapsanan 432 maddeden; 61 maddenin vasati ücretlerinde değişim olmazken, 291 maddenin vasati ücretlerinde artış, 80 maddenin vasati ücretlerinde ise düşüş gerçekleşti.

KPSS'de kim hangi oturuma girecek

KPSS lisans müracaatları başladı ve 14 Mayıs akşamı 23.59'a kadar devam edecek. 1 milyona yakın kişinin müracaat etmesi bekleniyor. Ancak bir çok aday aylardır KPSS'ye hazırlandığı halde hangi oturumlara gireceğini ve kaç oturuma başvuracağını bilmiyor

2014 KPSS puanının kullanım alanları

1-B grubu alımlar

2-A grubu alımlar

3-Öğretmenlik alımları

4-Din hizmetleri atamaları

5-Polisliğe giriş (POMEM)

B grubu alımlar ve girilecek oturumlar

A grubu alımlar(müfettiş, uzman, kaymakam) haricindeki alımlar b grubu alımlardır. Bu alımlarda memur, vhki, bilgisayar işletmeni, teknisyen, tekniker, ebe, hemşire, sağlık memuru, veteriner, şoför, kaloriferci gibi unvanlara atama yapılmaktadır.

Bu alımlar merkezi alımlar olabileceği gibi müessesesel alımla(Emniyet genel müdürlüğü, gümrük bakanlığı, TSK gibi) da olabilir.

Ayrıca b grubu alımlar hem kadrolu hem de sözleşmeli alımları da kapsamaktadır. Hatta kamu işçisi alımlarında da b grubu puan kullanılmaktadır.

Lisans mezunları için yukarıda belirttiğimiz alımlara başvurmak için çift yıllarda hesaplanan P3 puanı kullanılmaktadır. Bu puan genel kültür ve genel kabiliyet bileşenlerinden oluştuğu için 2014 KPSS'ye yalnizca b grubu seçenek için giren adayların yalnizca Cumartesi Sabah oturumuna katılmaları yeterli olacaktır.

Bu oturum için 40 TL ücret ödenecektir.

A grubu alımlar ve girilecek oturumlar

Müfettiş, uzman, kaymakam, denetmen, denetçi, kontrolör gibi alımlardır. Bu mesleklere yönelik alımların hepsi müessesesel alımdır. Ve genel olarak her kurum farklı puanlar kullanmaktadır ve bu puanlar çok bileşenli puanlardır. Bu açıdan bakıldığında a grubu adayların bu alana yönelik tüm oturumlara girmesi makul olacaktır.

Yani bu adaylar Cumartesi Sabah+Pazar Sabah+Pazar öğle oturumlarına katılmalıdırlar. Bu adaylar her oturum başına40 TL verecek olup, belirttiğimiz üç oturum için toplamda 120TL vereceklerdir.

Öğretmen alımları ve girilecek oturumlar

Öğretmenlik puanları 1 yıl geçerlidir ve genel olarak Ağustos ayında büyük atama yapılmaktadır. Duruma göre ise Şubat aylarında da ek atama yapılmaktadır.

Öğretmen adayları için 2013 yılından itibaren P10 ve P121 olmak üzere iki farklı puan hesaplanmaktadır.

P121 puanı; kılavuzda belirtilen 16 daldaki öğretmenlik için hesaplanan puan türüdür. Bu puan; genel kültür +genel yetenek+ eğitim bilimleri+ÖABT bileşenlerinden oluşmaktadır. Yani bu 16 branş mezunu meydana gelen adaylar Cumartesi Sabah+Cumartesi öğle + ÖABT (20 Temmuz) oturumlarına katılacaklardır. Bu adaylar toplam 120TL sınav fiyatı ödeyeceklerdir.

P10 puanı; kılavuzda belirtilen 16 branş haricindeki öğretmenlikler için tercihlerde kullanılan puandır. Bu puan; genel kültür +genel yetenek+ eğitim bilimleri bileşenlerinden oluşmaktadır. Bu adaylarımızın Cumartesi Sabah+Cumartesi öğle oturumlarına katılmaları yeterlidir. Bu oturumlar için sınav fiyatı toplam 80TL'dir.

Din Hizmetleri atamaları ve girilecek oturumlar

2014 seneyi bakımından ilk kez uygulanacak meydana gelen sisteme göre din hizmetleri sınıfında çalışacak olanların atanmaları için artık alan imtihanına girme mecburiyeti gelmiştir. Bunun için KPSS puanlarına 3 yeni puan eklenmiş ve bunlardan "P124" puanı lisans düzeyinde din hizmetleri sınıfındaki unvanlara atanacak olanların kullanacağı puan olarak belirlenmiştir.

P124 puanı; genel kültür + genel yetenek+din hizmetleri bilgisi testi bileşenlerinden oluşmaktadır. Bu yüzden bu alandaki adayların Cumartesi Sabah+DHBT (18Ekim) oturumlarına girmeleri gerekmektedir. Bu adaylarımız toplam 80 TL sınav fiyatı ödeyeceklerdir.

PMYO ve girilecek oturumlar

Lisans sonrası polis olmak isteyen adayların POMEM'e başvurabilmeleri için P3 puanına ihtiyaçları vardır.Bu puan genel kültür ve genel kabiliyet bileşenlerinden oluştuğu için 2014 KPSS'ye yalnizca b grubu seçenek için giren adayların yalnizca Cumartesi Sabah oturumuna katılmaları yeterli olacaktır. Bu adaylarımız yalnizca 40TL sınav fiyatı vereceklerdir.

Kutay Seymen ARIKAN
kutay@memurlar.net

Açık parfümler patlamaya hazır bomba

Kayseri Özel Tekden Hastanesi Cildiye Uzmanı Uzm. Dr. Ayşegül Baykan, bilhassa yaz aylarında kullanımı henüz da artan parfüm içerikli sıvı maddelerin, ciltle direk temas ettirilmemesi gerektiğine dikkat çekti. Parfümün, kalitesi ne olursa olsun cilde değmeyecek biçimde kıyafetlerin üzerine sıkılması gerektiğini söyleyen Dr. Ayşegül Baykan, "Parfüm, deodorant, hacı yağı ve kolonya gibi maddeler deriye değecek biçimde kullanılıyorsa kaşıntı, kabarıklık ve kızarıklık yapıyor. Aynı zamanda bu tür maddelerin içinde güneşe karşı hassaslaştıran bir madde varsa, renklenme, koyu kahve renkli lekeler ve dalgalanmalar yapabiliyor, güneşin alerjisini artırabiliyor." diye konuştu.

BEYAZ TENLİLERDE ALERJİ NEDENİ

Parfüm içerikli sıvıların ten rengine göre farklı etkileri olacağını belirten Özel Tekden Hastanesi Cildiye Uzmanı Uzm. Dr. Ayşegül Baykan, şunları söyledi: "Parfüm ve benzeri maddeler beyaz tenlilerde cilt henüz hassas olduğu için kızarıklık ve kaşıntıya neden olur. Koyu buğday tenlilerde ise güneşle etkileşime geçildiğinde kir oluşumu ihtimalini artıyor."

ASTIMI TETİKLİYOR

Parfümün, cilt sıhhatinin dışında nefesle alakalı meselelere da yol açabileceğini kaydeden Dr. Ayşegül Baykan, "Buna inhaler alerji diyoruz. Sıkarken soluk borusuna gitmesi durumunda soluk darlığı yapabiliyor. Parfümün içerisindeki katkı maddeleri astımı tetikleyebiliyor. Oda spreyleri de aynı etkide bulunuyor. Bunların hepsi toksik madde olduğu için insan sağlığına zararlı." şeklinde konuştu.

TÜRKİYE'DE PARFÜM TARIM İLACI GİBİ

Türkiye'de, parfüm ve benzeri maddelerin onayının, Sağlık Bakanlığı'ndan alınmamasının tehlikenin boyutlarını artırdığını altını çizen Dr. Ayşegül Baykan, "Türkiye'de ciltle alakalı birçok ürün tarım ilacı gibi onaylanıp geliyor. Bilhassa açık parfümler henüz da tehlikeli, patlamaya hazır bomba gibi. Bu nedenle, hayvanlar ve insanlar üzerinde deneyleri inşa ederek etkileri ispatlanmış meydana gelen yabancı patentli markaları almak henüz güvenli." ifadelerini kullandı.

4 eski Bakan için ilk kader dönemeci

Saliha ÇOLAK

TBMM'de bugün 17 Aralık ameliyatı kapsamında haklarında fezleke hazırlanan 4 henüz önceki bakan, Erdoğan Bayraktar, Egemen Bağış, Zafer Çağlayan ve Muammer Güler ile ilgili Parlamento soruşturması açılıp açılmayacağına karar verilecek.

Saat 14.00'te görüşülmeye başlanacak soruşturma önergesi müzakereleriyle ilgili grup kararı alınamadığı için parti grupları kullanılacak oya ilişkin resmi direktif veremeyecek. CHP'nin 4 henüz önceki bakan hakkındaki 4 ayrı önergesi ile AK Parti'nin tek önergesi ayrı ayrı görüşülecek.

Söz konusu bakan da korunmasını yapacak. Konuşmalar 10'ar dakika olacak. Bakanlar da böylece ikişer kez kürsüye gelerek 10'ar dakikadan toplam 20 dakika içinde kendini savunacak. Saklı oylama da dikkate alındığında çalışmanın gece yarısı tamamlanması bekleniyor.

HESABA KATILDI

Meclis, saklı oylamaya toplam 539 milletvekili dikkate alınarak hazırlık yaptı. Bunun için her milletvekiline her önerge için 1 zarf ve 3 pul verilecek. Vekiller kabul için beyaz, ret için kırmızı, çekimser için de yeşil pulu zarfa koyup sepete atacak. Bu işlem için, her defasında milletvekillerinin zarfa koymadıkları pulları yanında götürebilecekleri hesaba katılarak 8 bin 85 pul hazırlandı.

BEYAZ DA KIRMIZI DA

Önergenin kabul edilebilmesi için kabul oylarının 276'yı bulması gerekiyor. Meclis'te muhalefet blok olarak oy kullanırsa, 131 CHP, 52 MHP, 27 HDP ve 2 BDP reyi ile beraber 212 beyaz oy çıkabiliyor. Bu nedenle komisyonun kurulabilmesi için en azından 76 AK Parti milletvekilinin henüz "beyaz" bloğuna dayanak vermesi gerekiyor. Ancak bu durumda önerge kabul edilebiliyor.

NE İLE SUÇLANIYORLAR?

Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan: "Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na muhalefet ", "resmi belgede sahtecilik" ve "rüşvet"

Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler: "Resmi belgede sahtecilik ", "nüfuz ticareti ", "rüşvet" ve "gizliliğin ihlali"

Eski AB Bakanı Egemen Bağış: "Nüfuz ticareti" ve "rüşvet"

Eski Etraf ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar: "Nüfuz ticareti" ve "görevi kötüye kullanma"

ÖNERGELER KABUL EDİLİRSE...

CHP'nin önergelerinin reddi; AK Parti'nin önergesinin ise kabulü durumunda tek soruşturma komisyonu kurulacak. Parlamento Başkanlığı gruplardan komisyona 15 aza için üç katı; yani 45 isim bildirilmesini isteyecek. Bu isimlerin konuya ilişkin görüş beyan etmemiş, tarafsız olması gerekecek.

Partiler birbirlerinin bildirdiği azalara "delil" göstererek bu gerekçeyle itiraz edebilecek. Yaz tatili sırasında durdurulacak 2 maaş çalışma müddeti Parlamento 1 Ekim'de açıldığında devam edecek. 2 ay ek süre alınabilecek. Çalışma sırasında Reza Zarrab dahil vakanın tüm taraflarını dinleme yetkisi meydana gelen komisyon, devlet sırrına da bakabilecek ancak komisyon çalışması "sır" kapsamında kalacak.

Çalışmanın sonucunda hazırlanacak raporda; ilgili suçlarla ilgili Yüce Divan'da yargılama ya da yargılamama kararı çıkacak. Her iki durumda da karar yine genel kurulda saklı oylama ile verilecek.

ÖNERGELER REDDEDİLİRSE...

Bugün genel kurulda komisyon kurulmasına karar verilmezse, 4 bakan ile ilgili savcılıktan gelen makale doğrultusunda Meclis'in bir işlem yapmayacağı kesinleşecek. Böylece mevzubahis davalarda bakanlar hariç diğer kişilerle ilgili yargılama devam ederken, bakanlarla ilgili işlem yapılamayacak. Bu konularda yeni bir önerge de ancak genel seçimden sonra oluşacak yeni Meclis'te verilebilecek.

1 hafta daha yağmur var - Haritalı

Meteoroloji'den inşa edilen nihai değerlendirmelere göre; Marmara, Ege, Batı Akdeniz, Batı ve Orta Karadeniz, İç Anadolu ile Mersin etraflarının aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların; Batı Karadeniz, İç Anadolu'nun kuzeybatısı, Trakya, Afyon, Isparta, Burdur, Bilecik, Sakarya, Çanakkale ve Çorum ile Samsun'un batısında mahalli olarak güçlü olması bekleniyor.

HAVA SICAKLIĞI :İç bölgelerde 3 ila 5 derecede azalacağı, doğu bölgelerde 2 ila 4 derece artacağı tahmin ediliyor.

RÜZGAR :Genellikle güney ve batı istikametlerden orta kuvvette, iç bölgeler ile yağış meydan yerlerde yağış hatıranda yer yer güçlü (30-60 km/s); yarın İç Anadolu Bölgesi'nin güney ve doğusunda ara ara kısa müddetli fırtına (50-80 km/s) şeklinde esmesi bekleniyor.

UYARILAR

KUVVETLİ YAĞIŞ UYARISI: Sağanak ve gök gürültülü sağanak şeklindeki yağışların Batı Karadeniz, İç Anadolu'nun kuzeybatısı, Trakya, Afyon, Isparta, Burdur, Bilecik, Sakarya, Çanakkale ve Çorum ile Samsun'un batısında mahalli olarak güçlü olması beklendiğinden yaşanabilecek negatifliklere karşı (sel, su baskını, yıldırım, ulaşımda aksamalar vb) dikkatli ve önlemli olunması gerekmektedir.

KUVVETLİ RÜZGAR UYARISI: Rüzgarın; İç bölgeler ile yağış meydan yerlerde yağış hatıranda yer yer kuvvetli(30-60 km/s), İç Anadolu'nun güney ve doğusunda ara ara kısa müddetli fırtına (50-80 km/s) şeklinde esmesi beklendiğinden yaşanabilecek negatifliklere karşı (ulaşımda akşamalar v.b.) dikkatli ve önlemli olunması gerekmektedir.

KPSS başvuru sayfası açıldı

Kamu Eleman Seçme Imtihanı (KPSS), lisans düzeyinde 5-6 Temmuz'da, KPSS kapsamında Öğretmenlik Meydan Bilgisi Testi (ÖABT) 20 Temmuz'da, Din Hizmetleri Meydan Bilgisi Testi Lisans Seviyeyi (DHBT-Lisans) ise 18 Ekim'de gerçekleştirilecek.


BAŞVURU SAYFASI İÇİN TIKLAYINIZ


KPSS'ye, lisans mezunları ile bir lisans programından mezun olabilecek durumda meydana gelen adaylar başvurabilecek. Bu adaylardan, Milli Eğitim Bakanlığının öğretmenlik kadrolarına atanmak isteyenler ile Diyanet İşleri Başkanlığında din hizmetlerinde misyon almak isteyenlerin de KPSS'ye müracaat etmesi gerekiyor. Tüm adayların KPSS'nin "cumartesi sabah oturumu"na katılması zaruri olacak.

2014-KPSS lisans rehberi yayımlandı

ÖABT ve DHBT dahil KPSS'ye müracaat işlemleri bugün başlayacak ve 14 Mayıs'ta sona erecek. Müracaatlar, müracaat merkezlerince yürütülecek. Müracaat merkezleri, ÖSYM'nin "www.osym.gov.tr" internet adresinde duyuru edilecek. Müracaat müddeti uzatılmayacak. Müddeti içinde başvurusunu tamamlamayan adayların, KPSS'ye, ÖABT'ye ve DHBT'ye katılması olası olmayacak.

Sadece cumartesi sabah oturumuna girecek adaylar 40 TL, cumartesi sabah paneli ile beraber diğer üç oturumdan rastgele birine de girecek adaylar 80 TL; tüm oturumlara girecek adaylar 160 TL ödeme yapacak.

KPSS testlerin kapsamları 2014 KPSS'ye ansızın çok diploma ile başvurulabilir mi? Engelli KPSS'ye girenler normal KPSS'ye de girebilir mi? ÖSYM KPSS tercihlerinden para alacak

Mersin'deki ortaokul nasıl başarılı oldu

Mersin Ulubatlı Hasan Ortaokulu geçtiğimiz hafta açıklanan, 19."Çocuk ve Çevre" konulu ananesel Pastel Boya Fotoğraf yarışmasında bir çok ödül almıştı. Yarışmada 121 öğrenci başarılı bulunmuştu.

Mersin'de genelde Doğu ve Güneydoğu'dan gelen ailelerin oluşturduğu bir mahallede bulunan okul, bu başarısıyla alaka topladı.

memurlar.net olarak okulun başarısını yerinde inceledik.

Okulun tek fotoğraf öğretmeni Gonca Gezer önceden 5 sene özel okul öğretmenliği yapmış, bu okula da geçen sene atanmış.

Okulun toplam 700 talebesi var. Ana sınıfını saymazsak, Gonca hanım 600 kişinin öğretmenliğini yapmış.

Yarışma ilanı okula, 1. dönemin başlarında gelmiş.

Resmin bir kabiliyet işi olduğuna inanmayan Gonca hanım, bu müsabaka için çok büyük bir gayret harcamamış. 40 dakikalık dersin ilk 30 dakikasında ana dersi, nihai 10 dakikasında ise yarışmaya hazırlık ile geçiren sınıf talebelerinin yaptığı tüm resimler öğretmen tarafından tek tek desteklenmiş ve onore edilmiş. Hiçbir fotoğraf dışlanmamış. Tüm çocukların yaptıkları resimler, okulun daha yeni boyanan koridorlarına asılarak sergi halinde sergilenmiş.

Burada veliler, bilhassa hem öğretmeni hatta okul müdürünün özverisinden övgüyle bahsediyor. Okul müdürünün daha daha seneninde başında şahsen boyadığı okul duvarlarının sergi olarak kullanılmasına destur vermesi hep takdir ediliyor.

Öğrencileri moral ve motivasyon olarak teşvik eden öğretmenin okulunda en ehemmiyetli unsurun sevgi meydana geldiği belirtiliyor. Sevgi sayesinde her öğrenci tek tek "Ben bu okulun bir ferdiyim" bilinci kazanmış. Heleki öğrenci fotoğraflarının koridorlarda sergilenmesi, bu bilince daha da katkı da bulunmuş.

Yaptığımız gözlemde şunu gördük: Sınıfta ve teneffüslerdeki ilgilenme, muvaffakiyet için yeterli olmuş. Muvaffakiyet için gece ve gündüz çalışmak gerekmemiş. Yalnızca öğrenciler motive edilmiş, her öğrenciye okulun bir bireysel meydana geldiği bilinci aşılanmış ve muvaffakiyet kendi kendine gelmiş. Bu okulun fotoğraf ile ilgili geçmiş senelerde bir başarısı bulunmuyor. İlk senede ve toplu olarak ele geçirilen başarı, bu istikametiyle de dikkat çekiyor.

Bir kenar semt okulu meydana gelmesine ve ailelerinden daimi şiddet görmelerine rağmen, okulda talebelere hiç şiddet uygulanmıyor olması da başka bir dikkat çeken bir ayrıntı.

166 bin fotoğrafın yarıştığı yarışmada, Ulubatlı Hasan Ortaokulu bir bisiklet, 5 madalya ve 115 muvaffakiyet vesikası alarak tekil bir muvaffakiyet değil, toplu bir muvaffakiyet elde etmiş.

Mersin Ulubatlı Hasan Ortaokulu öğretmen ve yöneticilerini tebrik ediyoruz.

24 Nisan 2014 Perşembe

OnePlus One’dan İlk Sızıntılar

Çok yakında tanıtılacak meydana gelen ve kitlelerin ilgisini şimdiden çekmeyi başaran akıllı telefon OnePlus One'ın render görselleri ve kılıfları sızdırıldı.20/04/2014 13:00Geçtiğimiz aylarda Oppo'da ayrılarak OnePlus şirketini kuran bir grup çalışanın 23 Nisan tarihinde tanıtacaklarını izah ettiği akıllı telefon OnePlus'tan, doğruluk ihtimali yüksek meydana gelen ilk sızıntılar geldi. Şirketin "Dünyanın en iyi telefonu" olarak lanse ettiği cihazın tasarı şu ana kadar sır gibi saklanmasına rağmen teknik özellikleri açıklanan cihazın sızdırılan render görselleri çok şeyi açıklıyor. Değiştirilebilir arka kapaklar Android ekosisteminde Güney Koreli üretici Samsung'dan görmeye alışkın olduğumuz değiştirilebilir arka kapak yapısı, görünüşe göre OnePlus One'da da karşımıza çıkacak. Sızdırılan görselle göre bu arka kapaklar (yada kılıflar) kot kumaşı, ahşap görünümü gibi çeşitli dokular ve görünüşlerde üretilecek. Lightning benzeri şarj girişi Apple'ın çift taraflı şarj kablosu Lightning, bir çok kullanıcının beğenisini kazanmayı başarmıştı. Nihai günlerde Micro USB girişi ile değiştirileceği konuşulan bu teknolojinin bir benzerini OnePlus One'da da görecek olabiliriz. Görselden anlaşıldığı kadarıyla kablo Micro USB ile uyumlu olacak ancak ucunda bulunan ufak bir aparat sayesinde çift taraflı şarj kablosuna dönüşebilecek. OnePlus One'ı şarj etmek için muhtemelen bu aparatın yerinde olması gerekecek. Cihazın teknik özelliklerini görmek için buraya tıklayabilir yada sızdırılan diğer görseller için sonraki sayfaya bakabilirsiniz.20/04/2014 13:00 Sayfalar: « Önceki12Sonraki »Tweet Etiketler: Samsung / apple / android / lightning / micro usb / dünyanın en iyi telefonu / oppo / render görselleri / oneplus one / oneplus / kot kumaşı kılıf

Uygun Fiyatlı Nexus mu Geliyor

Gücünü Google'dan alan akıllı telefon serisi Nexus'un bir sonraki modelinin tanıtımında beklenmedik bir olay yaşanabilir. Google bir yerine iki model mi tanıtacak?20/04/2014 10:00Android işletim sisteminin en saf halini kullanan akıllı telefonlar, Google'ın desteği ile geliştirilen Nexus modelleri, uygun fiyata güçlü donanım sunabilmek için tasarlanıyor. Peki daha da uygun fiyatlı bir Nexus cihazının tanıtılacağı aklınıza gelir miydi? Çin ve Uzakdoğu pazarında yer edinebilmek için tanıtılan akıllı telefonların gerçekten uygun fiyatlı olması şart. Bunun sebebi ise Çin'de küçük çaplı bir çok üreticinin bulunması ve bunların ürünlerini uluslararası pazarda yok denecek kadar düşük fiyatlarla satışa çıkartmaları. Durumun farkında olan Google, bu önemli pazarı küçük şirketlere kaptırmamak için ikinci bir Nexus modelini tanıtabilir. 100 USD fiyat etiketi İddianın sahibine göre, Google'ın uygun fiyatlı Nexus 6'sı 100 – 150 USD fiyat aralığında satışa sunulacak. Piyasadaki üst seviye akıllı telefonların 5'te biri ve Nexus 5'in 3'te biri olan bu fiyat etiketine sahip bir akıllı telefonun nasıl bir donanım ile geleceği şimdiden merak konusu olmayı başardı. Cihazın saf Android arayüzünü kullanmasından dolayı, düşük işlemci gücüne sahip olsa bile hızlı ve stabil çalışacağı tahmin ediliyor. :: Uygun fiyatlı Nexus modeli sizce tanıtılmalı mı? Yazan: Atakan Sayın 20/04/2014 10:00 Tweet Etiketler: Donanım / google / android / nexus / nexus 5 / uygun fiyatlı nexus / saf android / 100 dolar nexus

HTC’nin Kılıfı Hacklendi!

Evet doğru okudunuz kılıfı hacklediler! HTC'nin amiral gemisi One M8 ile beraber tanıttığı ve piyasaya sürdüğü kılıf, Dot View hacklendi!23/04/2014 09:00Tayvanlı akıllı telefon üreticisi HTC'nin nihai amiral gemisi One M8 ile beraber tanıtılan ve en az amiral gemisi akıllı telefon kadar alaka toplamayı başaran özel kılıf Dot View, XDA Developers sitesinin tanınmış ismi Shen Ye tarafından hacklendi. Shen Ye'nin Twitter hesabından yayınladığı görsellere göre Dot View artık Twitter, Hangouts mesajlarını ve bildirimlerini gösterebiliyor ve müziğinizi kontrol etmenizi sağlıyor. Shen Ye'ye göre Dot View Facebook, Whats App, Google + gibi farklı uygulamaların da mesajlarını ve bildirimlerini yakında gösterebilir konuma gelecek. Araç yayınlanmadı Ünlü geliştirici kılıfı hacklediğini XDA ve Twitter üzerinden duyuru etmesine rağmen daha nasıl yapıldığını izah eden rehberi yayınlamış değil. Ye'nin söylediklerine göre hack yayınlanmadan önce kılıfın üzerinde biraz daha çalışması ve sorunlarını tamamen çözmesi gerekiyormuş. Root gerekli Kılıfın bu şekilde kullanılabilmesi için root yetkileri elde edilmiş bir One M8'e ihtiyacınız var. Dot View'in lisanslandırılmış APK dosyasına erişebilmek için ihtiyaç duyulan meydana gelen root yetkisi, kılıfı tüm özellikleri ile kullanmak isteyen kullanıcıları üzebilecek nitelikte. :: HTC'nin Dot View kılıfını beğendiniz mi? Yazan: Atakan Sayın 23/04/2014 09:00 Tweet Etiketler: facebook / htc / twitter / xda developers / one m8 / dot view / htc kılıf / htc dot view / shen ye / whats app / dot view bildirim gösterme

Karşınızda Samsung Galaxy S5

Samsung'un en yeni akıllı telefonu Galaxy S5 testte! Android dünyasının en üst modelini ayrıntılarıyla inceledik ve biraz da yüzdürdük. Her şey yarım saatlik inceleme videomuzda!23/04/2014 16:00Şubat ayının nihayetinde Barcelona'dan Mobile World Congress'ten yaptığımız yayınlarda detaylarını bir yere kadar anlattığımız Samsung'un en yeni amiral gemisi Galaxy S5'i detaylı biçimde inceledik. Görünüşe göre bir müddet en güçlü telefon Galaxy S5 olacak. Samsung Galaxy S5 Bu yarım saatlik videomuzda Android âleminin kralına yakından bakıyoruz. Sorry, no compatible source and playback technology were found for this video. Try using another browser like Chrome or download the latest Adobe Flash Player. PlayCurrent Time 0:00/Duration Time 0:00Remaining Time -0:00Loaded: 0%Progress: 0%00:00Fullscreen00:00MuteSubtitlessubtitles off Captionscaptions off ChaptersChapters Bu videoyu Full HD olarak YouTube üzerinde takip etmek için tıklayın Teknik özellikler Üretici: Samsung Ekran: 1080x1920 piksel, Super AMOLED İşlemci: Qualcomm Snapdragon 801(AC) 2,5 GHz, 4 çekirdek Krait 400 Grafik işlemcisi: Adreno 330 İşletim sistemi: Android 4.4.2 Kamera: 16 megapiksel arka, LED flaşlı / 2 megapiksel ön Depolama: 16/32 GB yerleşik, 128 GB'a kadar microSD kart Kablosuz ağ: HSPA+, Wi-Fi 802.11b/g/n/ac, Bluetooth 4.0, Kızılötesi, NFC Pil: 2800 mAh Kutu içeriği: Mikrofonlu kulaklık, USB güç adaptörü, USB kablosu Test neticelerini görmek için tıklayın! :: Rakiplerin Samsung'a cevabı nasıl olacak? Yazan: Berkin Bozdoğan 23/04/2014 16:00 Sayfalar: « Önceki12Sonraki »Tweet Etiketler: Samsung / cep telefonu / akıllı telefon / android / suya dayanıklı / galaxy s5 / snapdragon 801 / ip67

Memura, öğrenim özrü tayini hakkı veren kurumlar

memurlar.net olarak henüz önce bir kaç kez belirtmiştik: Kanunlarımızda, eğitim durumundan ötürü naklin yapılmasını öngören bir hüküm bulunmamaktadır. Ancak bir takım kamu kurumları öğrenim özrü hakkını personeline tanımıştır.

Aşağıda, tüm mevzuatı tarayarak elde etmiş olduğumuz neticeleri yayınlıyoruz.

Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşları Atama ve Nakil Yönetmeliği

Madde 21-
(7) Personelin sağlık konusunda bir meydanda en az dört senelik lisans öğrenimi gördüğünü belgelendirmesi halinde, münhal kadro olması ve öğrenim müddeti ile hudutlu olmak kaydıyla, öğrenim gördüğü yere yer değiştirme suretiyle atanma talebi değerlendirilir.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Taşra Örgütü Personelinin Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik

Madde 18-
(8) Meb tarafından yapılan merkezi imtihan sonucu lise ve dengi okulları kazanan veya bu okullarda öğrenime devam eden öğrencilerin, hukuksal bağlantılarının resmi olarak belgelendirilmesi halinde, öz veya üvey olduklarına bakılmaksızın, kurum elemanı meydana gelen anne ve/veya babası, talebenin kazandığı veya öğrenime devam ettiği okulun bulunduğu yere, öğrenim müddeti ile hudutlu olmak kaydıyla atanabilir.
(12) Personelin bu Yönetmelik kapsamındaki bir görevle ilgili Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı tarafından yapılan imtihan sonucu kazanılan bir üst öğrenim (ön lisans veya lisans) gördüğünü belgelendirmesi, asli görevini aksatmaması ve öğrenim müddeti ile hudutlu olması kaydıyla, öğrenim gördüğü yere yer değiştirme suretiyle atanma talebi değerlendirilir. (Mülga iki cümle:RG-28/6/2012-28337) (...) (Ek cümle:RG-28/6/2012-28337) Bu şekilde atananlar mezun olmaları veya rastgele bir nedenle okuldan ayrılmaları halinde, görev yaptıkları ilin (C) veya (D) hizmet grubu şehirlerinden olması durumunda yer aldıkları yerde bırakılırlar, görev yaptıkları il, (C) veya (D) hizmet grubu olmayıp, evvelki görev yerleri (C) veya (D) hizmet grubunda ise evvelki görev yerlerine, evvelki görev yerleri (A) veya (B) hizmet grubunda ise (C) veya (D) hizmet grubu şehirlerinden birine tercihleri doğrultusunda, tercih yapmamaları halinde ise re'sen bu illerden birine, üç ay içerisinde atanırlar. (C) ve (D) hizmet grubunda atama yapılacak yer bulunamadığı takdirde ise 5 ve 6 ncı hizmet bölgelerinden başlamak üzere (B) grubu illere/ilçelere/birimlere yeniden aynı usulle atama yapılır. Bu şekilde atanacak personel, istemeleri halinde yeni görevlerine haziran, temmuz, ağustos ve eylül aylarında başlatılabilir.

İdari Yargı Hakim ve Savcıları Ile Ilgili Uygulanacak Atama Yönetmeliği

Madde 11- İlgilinin bulunduğu yerde çocuklarının öğretim düzeyine uygun okul bulunmayanlar ile çocukları yüksek öğrenim kurumlarında okuyanlar kadro durumunun elverişli olması kaydıyla öğretim müesseselerinin bulunduğu bölgeye veya yakın bir yere atanabilirler. Öğrenim durumu nedeniyle atanmaları yapılanların çocuklarının öğretim kurumları ile ilişkilerinin devam ettiğini, her öğrenim yılı başında kurumdan sağlayacakları belge ile kanıtlamak zorundadırlar. Çocukların öğrenimi tamamlaması ve öğretim kurumları ile ilişkilerinin kesilmesi halinde, ilgilinin atanmadan evvelki bölgede en az hizmet müddetinin dolmasına bir yıldan fazla bir süre kalmışsa durumuna uygun bir bölgeye atanması yapılabilir.

Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı Ve Kuvvet Komutanlıklarında Görevli Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik

Madde 11- (3) Eğitim Durumu: Memurun eğitim durumuna dayanarak yer değiştirme isteğinde bulunabilmesi için; durumunu belgelendirmesi şartıyla mevcut tahsil seviyesinin üzerinde en az ön lisans düzeyinde eğitim görmek üzere imtihanı kazanmış olması gerekir. Bu durumda eğitim-öğretim yapılacak yüksek öğretim müesseselerinin bulunduğu bölgeye sınıf ve unvanına uygun kadro bulunması halinde ataması yapılabilir. Ancak bölgelerdeki zorunlu çalışma süreleri tamamlanmadan, bu istek dikkate alınmaz.

Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığında Görevli Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik

Madde 11- c) Eğitim Durumu: Memurun eğitim durumuna dayanarak yer değiştirme isteğinde bulunabilmesi için mevcut tahsil seviyesinin üzerinde, en az lisans, yüksek lisans veya doktora örgün eğitimini yapmak üzere imtihanı kazanmış olması ve kaydını yaptırdığını belgelendirmesi öğrenim göreceği eğitim kurumunun bulunduğu ilde sınıf ve unvanına uygun münhal kadro bulunması şartları aranır. Eğitim durumu nedeni ile atanılan ilde eğitim tamamlamadan, başka bir ile eğitim durumu nedeni ile atanma talepleri değerlendirmeye alınmaz. Eğitim durumu nedeni ile ataması yapılan memurun kalan zorunlu hizmet süresi, eğitim ve öğrenimini tamamlamasını veya rastgele bir nedenle okuldan ilişiğinin kesilmesini müteakip henüz önce görev yaptığı aynı ilde tamamlattırılır.

BU HAKKI KALDIRANLAR

Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği

Yönetmeliğin 38. maddesinde yer alan hüküm 2013 yılında kaldırılmıştır. Kaldırılan hüküm: "Madde 38 - (1) Bu Yönetmelikle öngörülen zorunlu çalışma yükümlülüğünü tamamlayan öğretmenlerden; yurt içindeki yüksek öğretim kurumlarında bilimsel hazırlık, yabancı dil hazırlık ve tez dönemi dahil tezli/tezsiz yüksek lisans veya doktora eğitimine kayıtlı meydana gelen öğretmenler, lisansüstü öğrenim gördükleri yükseköğretim müesseselerinin bulunduğu yere görev yerlerinin değiştirilmesini isteyebilirler."

Adalet Bakanlığı Memur Sınav, Atama ve Nakil Yönetmeliği

2003 tarihli yönetmelikte yer alan hüküm, 2013 yılında kaldırılmıştır. Kaldırılan hüküm: " Madde 27 - Çocukları, eşi veya kendisi yüksek öğretim kurumlarında okuyanlar ile bulunduğu yerde çocukları, eşi veya kendisinin öğrenim düzeyine uygun ilk veya orta öğretim kurumu bulunmayanlar, kadro durumunun elverişli olması şartıyla öğretim müesseselerinin bulunduğu yere veya yakınına atanabilirler. Ancak yüksek öğrenim nedeniyle atama yapılırken personelin üst öğrenime veya misyonu konusunda bölüme kaydolması esas alınır."

ÇOCUKLARIN EĞİTİMİ

Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği

Çocukların Öğrenim Durumları Sebebiyle Yer Değiştirme
Madde 40- (Değişik: 15/2/2002 - 2002/3814 K.)
Personelin, üniversite ve yüksek okullarda öğrenim gören çocuklarının yurt veya yatılı okuma imkanı olmadığı veya parasız yatılı meydana gelen okullar hariç, yabancı dil ağırlıklı orta öğretim kurumları ile meslek lisesinde öğrenimde bulunan çocuklarının bu durumlarını belgelemeleri halinde, atanmak istediği ilde ihtiyaç bulunması ve kadro durumunun uygun olması halinde, ikinci bölge hizmetini aksatmamak kaydıyla okulun bulunduğu il veya dengi bir okulun bulunduğu illerden birine yer değiştirmek suretiyle ataması yapılabilir.

Ankara-İstanbul YHT'de sona doğru

Ankara İstanbul arasındaki demiryolu ulaşımını 250 km saat süratle yaparak üç saate indirecek Ankara - İstanbul Hızlı Tren Projesi'nde alt yapı inşaatının yüzde 98'i tamamlandı. Ankara İstanbul seyahat taşımacılığındaki demiryolu payını yüzde 10'dan yüzde 78'e çıkarması hedeflenen Ankara- İstanbul Hızlı Tren Hattı inşaatı, 10 bölümden oluşuyor.

İzmit İstanbul Kuzey Geçişi inşaatında gecikmenin olduğu ve firmaya ek müddetin verildiği proje toplam 533 kilometre olacak.

İnşaatı yürüten TCDD'den alınan bilgiye göre hattın inşasındaki nihai durum şöyle:

Ankara - İstanbul Hızlı Tren Projesi, iki etapta tamamlanacak. Projenin ilk etabı meydana gelen Ankara-Eskişehir Hızlı Tren hattı 2009 yılında hizmete açıldı. Projenin ikinci etabı meydana gelen Eskişehir İstanbul hattının inşaatı devam ediyor. Köseköy-Gebze Etabının Temeli 28 Mart 2012 tarihinde atılmıştı.

Hattın 44 km'lik Gebze-Haydarpaşa kesimi Marmaray Projesi ile yüzeysel metroya dönüşeceğinden Marmaray Projesi kapsamında yapılacak.

Sincan-Esenkent ve Esenkent-Eskişehir Hatları işletmeye açıldı.

ANKARA - İSTANBUL HIZLI TREN PROJESİNDE NIHAI DURUM

Esenkent- Eskişehir Hattı

Esenkent-Eskişehir arasındaki hızlı tren hattı, mevcut hattan bağımsız, 250 km/saat hıza uygun çift hatlı ve yüksek standartlı olarak inşa edildi.

Hat işletmeye alındı.

Eskişehir Gar Geçişi Nihai Durum

Kapalı kesit tamamlandı ve açıldı.

Ankara cihetinden başlanılan projenin 1741 metresi tamamlandı.

Alt geçit ve peron imalatlarına devam ediliyor.

Gar sahasında L,U duvar imalatları tamamlandı.

Eskişehir Gar Geçişi yüzde olarak ilerleme Durumu

ALTYAPI ÜSTYAPI ELEKTRİFİKASYON SİNYAL TELEKOM

90 7 7 0

Eskişehir-İnönü Hattı

Ulusal Egemenlik Bulvarı Üst Geçidi ve devamındaki DSİ Kanalı Geçişinde anayol ve irtibat yollarının proje imalatları yalnızca oto korkuluk haricinde tamamlanmış, 29 Eylül 2013 tarihinde fiilen trafiğe açılmıştır.

Üstyapı: Piri Reis Treni ile ölçüm yapıldı. Sonuçlar bekleniyor

Eskişehir-İnönü yüzde olarak ilerleme Durumu

ALTYAPI ÜSTYAPI ELEKTRİFİKASYON SİNYAL TELEKOM

97 100 98 95

İnönü- Vezirhan Hattı

17 adet Alt geçit, 3 adet üst geçit, 29 adet kutu menfez imalatları tamamlanmıştır.

Toplam 26 bin 993 metrelik 19 tünelden 18'i bitirildi ve üstyapıya teslim edildi.

Elektrifikasyon: Yer teslimi yapılan kesimde çalışmalar devam etmektedir.

Sinyalizasyon: 7 adet Teknik Bina inşaatı simültane olarak devam edilmektedir. Yol boyu ve Dahili Ekipman Montajlarına devam edilmektedir.

İnönü -Vezirhan yüzde olarak ilerleme Durumu

ALTYAPI ÜSTYAPI ELEKTRİFİKASYON SİNYAL VE TELEKOM

100 55 53 40

Vezirhan-Köseköy Hattı:

8 adet tünel ve viyadüğün tamamı bitirildi. ( 11.342 metre tünel - 4.188 metre viyadük)

151 adet menfez, 33 adet altgeçit bitirildi.

Geyve- Vezirhan (VK12- T17 Giriş) arası 48 kilometre teslim edildi. Üstyapı çalışmaları devam ediyor.

Vezirhan-Köseköy yüzde olarak ilerleme Durumu

ALTYAPI ÜSTYAPI ELEKTRİFİKASYON SİNYAL TELEKOM

99 65 28 48

Köseköy- Gebze Hattı

Altyapı imalatları devam ediyor.

Balast ve travers serme çalışmaları devam ediyor.

Direk temel çalışmaları devam ediyor.

Altyapı deplaseleri yapılmaya başlandı.

Sinyalizasyon ve telekomünikasyon sistemleri tasarımı ile arayüz çalışmaları devam ediyor.

Kablo kanal inşası devam ediyor.

Köseköy- Gebze yüzde olarak ilerleme Durumu

ALTYAPI ÜSTYAPI ELEKTRİFİKASYON SİNYAL TELEKOM

98 14 0 5

İzmit- İstanbul Kuzey Geçişi

Adapazarı Kuzey Geçişi Etüt, Proje, Mühendislik ve Danışmanlık Hizmetleri işi kapsamında yüklenici firmayla 16 Şubat 2011 tarihinde sözleşme imzalandı.

1 Aşama koridor seçimi çalışmaları onaylandı.

26 Eylül 2012 tarihinde firmanın sözleşme süresi bitti.

Firmaya 317 gün süre uzatımı verildi ve 3. aşama çalışmalarına devam ediliyor.

Öğretmenin talihsizliği!

Bu sene 23 Nisan törenleri kapsamında Başbakanlık koltuğuna Ankara Muazzez Karacay İlkokulu talebesi Göker İnan oturdu. Küçük Başbakan'a sorular soruldu. İlkokul talebesi Göker İnan, Twitter kullanmıyorum cevabı Erdoğan'ı, çok güldürdü.

Tören ertesi Başbakan merdivenlerinde gerçeklerştirilen fotoğraf çekimleri sırasında İnan'ın öğretmeni, dengesini kaybederek düştü.

Talihsiz öğretmen, görevlileri yardımıyla ayağa kalktı.

YSK'dan iki il için kritik karar

AK Parti, mahalli seçimlerde Hatay'da ölüler, kısıtlılar, askerler gibi seçmen meydana gelmediği halde oy kullananların yer aldığını iddia ederek Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) itirazda bulunmuştu.

İtirazı görüşen YSK, konuyla ilgili ara karar aldı. YSK ara kararında, İl Seçim Kurulundan, oy kullanma ehliyeti meydana gelmediği halde oy verenlerin saptamasını istedi. Kurul, buradan gelecek yanıta göre, konuyu karara bağlayacak.

Hatay'da seçimi 3.000 389 oy farkla CHP'nin adayı kazanmış, AK Parti ise 5 bin 600 kişinin oy kullanma ehliyeti meydana gelmediği halde oy kullandığını öne sürmüştü.

Iğdır'da da ara karar

Bu arada YSK, Iğdır seçim sonuçlarıyla ilgili de aynı istikamette karar aldı.

Iğdır'da seçimi BDP'nin bin oy farkla kazanması üzerine MHP, seçim neticelerine itiraz etti.

MHP'nin, seçimlerde oy kullanmaması gereken seçmenlerin oy kullandığı iddialarını yerinde gören YSK, İlçe Seçim Kurulundan oy kullanma ehliyeti meydana gelmediği halde oy verenlerin tespitini istedi. YSK, buradan gelecek yanıta göre, itirazı karara bağlayacak.

O şoförlerin işine son vereceğiz

Büyükşehir Belediyesinden yapılan yazılı izah etmeye göre, Gökçek'e 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları sırasında bir basın mensubu, evvelki günlerde EGO otobüsü ile bir halk otobüsünün çarpışmasıyla olan kazadan sonra rastgele bir önlem alınmasının gündeme gelip gelmediği yönünde soru sordu.

Gökçek, İstanbul yolu Şaşmaz Kavşağı'nda bir belediye otobüsü ile halk otobüsünün karıştığı kazayla ilgili, "Yeni önlemler almak zorunda olduğumuzu görüyorum. Bilhassa hız kontrolü konusunda, belli önlemleri kesinlikle alacağız" değerlendirmesinde bulundu.

"Şoförlerin iş akitlerini feshedeceğiz"

Olayın çok üzücü olduğunu belirten Gökçek, yeni bir çalışma yaptıklarını lakin kesinleşmediğini vurgulayarak, şunları belirtti:

"Muhtemelen sene içerisinde, vatandaşların şikayetleriyle somutlaşacak. 5 tane şoför hatası ortaya konulunca şoförlerin iş akitlerini feshedeceğiz. Ama bunun için sadece isim koymadan yapılan şikayetleri, bu beş içerisinde kabul etmeyeceğiz. Somut olarak adresini, adını vererek şikayet yapar ve o yakıntıda doğru çıkarsa ve böyle 5 şikayet olursa onun neticesinde şoförlerin iş akitleri feshedilecek. Sözgelimi şoför aracı ikazlara rağmen hızlı sürüyor. Vatandaş bize telefon açacak mesai hattını, saatini, yerini söyleyecek, hatta yanında da bir veya iki şahidi var onu da söyleyecek. Bu bizim için ciddi bir şikayet veya yurttaşa kötü muamele etti, başka hoş olmayan davranışlarda bulundu. Bu ve benzeri davranışlardan toplam 5 suç belirlendiğinde şoförün iş akitlerini feshedeceğiz."

Gökçek, EGO Genel Müdürlüğünün kontrollerinin de rutin şekilde devam ettiğini bildirdi.

Yıldız: İthal elektrik fiyatlara yansımaz

Bakan Yıldız, Türkiye'nin enerji ithalatının yüzde 3 seviyesinde olduğunu, kuraklığın sürmesi halinde bunun en fazla yüzdez 4'e çıkabileceğini söylerek, "Benim sözlerim yanlış aksettirildi" dedi. Yıldız, "Kuraklık nedeniyle enerji ithal etmemiz halinde misal bu yüzde 3'ten yüzde 4 e çıkar. Ben bunu söyledim. Bu da zati elektrik maliyetlerine yansımaz" diye konuştu.

Twitter sözlerine sadık kalmalı

Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili olarak, "Sabır gerektirir, bir anda söylenirse olmaz" dedi. Erdoğan, Twitter ile ilgili ise, ''Verdikleri sözleri yerine getirmezlerse aynı noktadayız, gereğini yaparız'' diye konuştu.

Meclis Fuaye Salonu'nda tertip eden 23 Nisan Resepsiyonu'nda gazetecilerin sorularını cevaplayan siyasiler birbirinden önemli açıklamalar yapıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimindeki adaylık tartışması için, "Muhalefet dayanak vermezse de biz Meclis'e getireceğiz. Cumhurbaşkanlığı adaylığı için şahsi kararım olmayacak. Herkese, her kesime sorulacak" dedi. Erdoğan, ''Karabağ sorunu çözülmeden Ermenistan ile normalleşme olmaz'' diye konuştu.

1 MAYIS AÇIKLAMASI

Başbakan Erdoğan, sendika ve sivil toplum kuruluşlarının 1 Mayıs'ı Taksim'de tebrik etmek istemesiyle ilgili olarak ise, "Taksim ile ilgili geri adım yok. Kimsenin bayramı zehir etmeye hakkı yok" dedi

"UMARIM UZATTIĞIMIZ EL HAVADA KALMAZ"

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, MHP Öncüsü Bahçeli'yle kısa müddetli söyleşi etti. Cumhurbaşkanı Gül ardından Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüştü. Gazetecilerin Gül'e, Başbakan Erdoğan'ın dile getirdiği şantaj kasetlerini sorması üzerine ise Gül yanıt vermedi.

Gazetecilerin sorularını cevaplayan Dışişleri Bakanı Davutoğlu da, "Tarih siyah beyaz değildir. Herkes acıları paylaşma erdemini göstermeli. Umarım uzattığımız el havada kalmaz. Türkiye baskılar altında izah yapmaz, izah konjonktürel değildir" açıklamasını yaptı. Davutoğlu, Süleyman Şah Türbesi'ne operasyon iddialarının da gerçek dışı olduğunu söyleyerek, bunun rutin bir sevkiyat olduğunu ifade etti.

BAHÇELİ: BİZİM ÜSLUBUMUZDA YOK

Resepsiyona ilk gelen isim MHP öncüsü Devlet Bahçeli oldu. Başbakan'ın cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili söylediği, "ters köşe olabilir" sözlerine Bahçeli, "Bizim böyle bir üslübumuz yok. Ters köşe, düz köşe üslübumuz yok. Legal şartlara bakarak Erdoğan cumhurbaşkanı olamaz diyorum" yanıtını verdi. Bahçeli, "Sizin Köşk adayınız ne vakit belli olacak" sorusuna, "İleriki günlerde belli olacak" dedi. Bahçeli, iktidar ya da muhalefet kimin ne aday çıkardıklarını görmek istediklerini söyledi. "Muhalefetle ilgili ortak bir aday düşünür müsünüz" sorusuna ise, Bahçeli, ''Bunlar çok erken sorular'' karşılığını verdi.

Meclis Başkanı Cemil Çiçek'in 23 Nisan dolayısyla verdiği resepsiyon bu sene öncekilerden farklı olarak Parlamento Tören Salonu'nda değil, Fuaye Salonu'nda yapılıyor. CHP öncüsü Kemal Kılıçdaroğlu'nun geldiği merasimde çok sayıda daha önceki yeni milletvekili ve bürokrat bulunuyor. Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın, "Cumhurbaşkanlığı adayı ile ilgili ters köşe olursunuz" sözlerine, ''Ne söylediğini bilmiyor ki, sağım solum belli olmaz dediğine göre kafasında bir şey yok anlaşılan'' yanıtını verdi.

MECLİS'TE BERKİN ELVAN MESAJI

Kılıçdaroğlu, bugün Berkin Elvan'ı anmak isteyen çocuklara yapılan polis şiddetini de eleştirerek, ''Benzer ölümler olmasın diye bugünü ona adadım. Çocuklar sevilmek ister, hele de böyle bir çocuk bayramında olacak iş değil" dedi. Kılıçdaroğlu, Köşk adayının sorulması üzerine ise, her parti kadar bekleyerek adaylarını açıklayacaklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın 1915 olaylarıyla ilgili sözleriyle ilgili bir yorum yapmadı ve bununla ilgili yarın Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç'un bir izah yapacağını söyledi.

16 Nisan 2014 Çarşamba

Babetler 'düztaban' yapıyor

YEŞİM SERT KARAASLAN - Yaz aylarının gelmesiyle birlikte birçok kadının estetik açıdan sık sık tercih ettiği babetler, topuklarda artan baskıya bağlı bilek ve kalçalarda ağrıya yol açarken; uzun süre giyildiğinde yürüyüşte şekil bozukluğu ayak zemininde yayvanlaşma ve düztabanlık gibi ayak deformasyonlarına neden oluyor.

Acıbadem Ankara Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Dilek Koç Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ayakların vücut balansının sağlanmasında adeta kolon görevi gördüğünü belirterek, ayaklarda meydana gelecek bir olumsuzluğun tüm vücudu etkileyeceğini söyledi.

İnsan vücudunda ayakların 26 kemik, 33 eklem, 107 ligamen ve 19 kastan oluşan en komplike organlarından biri olduğunu belirten Yılmaz, ayakların vücudunun tüm ağırlığını taşımakla görevli olduğunu ifade etti. Yılmaz, gün içinde ergonomik olarak yanlış tercih edilen ayakkabıların sırt ve kalça ağırlarından kireçlenmeye kadar birçok sağlık meselenine yol açabildiğini bildirdi.

Yanlış ayakkabı seçimi sonrasında görülebilecek sağlık sorunlarından birinin duruş bozukluğu olduğunu anlatan Yılmaz, yüksek topukların vücudun ağırlık merkezini öne doğru iterek bel ve kalçanın normal duruşunu negatif etkilediğini söyledi. Yılmaz, bu durumda bel kavisinin arttığını, bunun sonucunda ise bel ve kalça kaslarında aşırı gerginlik ve ağrı oluştuğunu dile getirdi.

-Yüksek topuklu ayakkabılar, diz ve bacak ağrısına yol açıyor

Yüksek topuklu ayakkabılar giyildiğinde vücut ağırlığının öne kayması ve dizlere aşırı yük binmesiyle birlikte diz ağrıların görülmeye başladığını anlatan Yılmaz, şunları kaydetti:

"Zamanla diz ekleminde kireçlenmelere yol açabiliyor. Ayrıca topuklu üzerinde daha çok kasılan baldır kasları bir süre sonra bacak ağrılarını da beraberinde getiriyor.

Topuk ne kadar yüksek ise ayağın ön kısmı öne doğru o kadar çok bükülüyor ve aşil tendonunu kısaltarak ağrılara yol açabiliyor.

Yüksek topuklu ayakkabıların sert arka kısımları ya da kayışları zamanla topuğu tahriş ederek topuk arkasında yer alan kemiğin büyümesine neden oluyor.

Yüksek topuklar vücut ağırlığını dengeli dağıtamıyor ve uzun süreli giyilmesi sonucu parmak diplerinde eklem ağrıları ortaya çıkıyor.

Ayrıca yüksek topuklar dengenin bozulmasına yol açtığından düşme riskini arttırarak bilek yaralanmalarına davetiye çıkarabiliyor."

-Dar burunlu ayakkabılar parmakların yapısını bozuyor

Yılmaz, önü dar ayakkabıların başparmakta ağrılı kemik büyümesine, başparmağın iç taraftaki diğer parmaklara doğru eğilmesine sebep olduğunu ve şekil bozukluğuna sebep olduğunu ifade etti.

Yüksek topuk ve önü dar ayakkabıların 3. ve 4. parmaklar arasında yer alan hudut dokusunda kalınlaşmaya yol açarak parmaklarda ağrı ve uyuşukluğa sebep olduğunu belirten Yılmaz, "Parmak önü dar ayakkabılar, küçük parmakların orta eklem hizasında bükülmeler yol açıyor ve sonucunda parmaklar, ayakkabı giyilmezse bile bükülü kalıyor. Bu da çekiç parmak görünümüne yol açıyor" dedi.

Yılmaz, burnu dar ayakkabılar tercih edildiğinde baş parmaklarda tırnaklara sürekli baskı uygulandığından zamanla tırnak batması sorunu görüldüğünün altını çizerek, bununla birlikte nasır, mantar gibi diğer meselelerle da sıklıkla karşılaşıldığını anlattı.

-Babetler de suçsuz değil

Yılmaz, babetlerin de çok sağlıklı olmadığına dikkati çekerek, "Babet ayakkabılar, yüksek topukluların tersine ayağa binen yükü öne değil topuğa kaydırarak burada yüklenmeye neden oluyor ve topuktaki baskı, bilek ve kalça ağrılarına yol açabiliyor" diye konuştu.

Babetlerin, dış taban kısmının çok ince olduğu için zeminden gelen darbeleri engelleyemediğinin de altını çizen Yılmaz, şöyle devam etti:

"Zemin ile ayak arasında kalın bir tabakanın olmaması ayak travmalarını beraberinde getiriyor.

Normalde ayakkabıların taban ve sırt kısımları, ayakların yayılmasını önlemek ve yük dağılımını desteklemek için daha sert ve ergonomik bir yapıda üretilmeliler. Ancak babetlerde böyle bir destekleyici bölge bulunmuyor. Bu yüzden babetler uzun süre giyildiğinde; yürüyüşte şekil bozukluğu, ayak zemininde yayvanlaşma ve düztabanlık gibi ayak deformasyonlarına neden olabiliyor."

Yılmaz, ayakkabı seçiminde ideal topuk yüksekliğinin 2-5 cm arasında olduğunu, ayakkabıların burun kısmının yuvarlak ve geniş olması, parmaklar yeterince rahat hareket edebilmesi gerektiğini ifade ederek, şu önerilerde bulundu:

"Sentetik materyallerden yerine doğal deriden yapılmış, hava sirkülasyonu meydana gelen ayakkabılar tercih edilmeli. Ayakkabının büyüklüğü en uzun parmağa göre seçilmeli. Eğer babetlerin rahatlığından vazgeçilemiyorsa, içine yumuşak bir destek konulmalı ve ayak kavisi desteklenmeli. Dolgu topuklarda ön ve arka kısmın eşit olması durumunda sorun yaşanmıyor ancak yine de dolgu kalınlığı 10 cm'yi geçmemeli. Aksi takdirde ayak yerden çok yükseliyor ve yaylanma bozulduğu için diz ve bel ağrıları gözleniyor.

Günün çoğunluğunu ayakta geçirenler için en ideal ayakkabı, bağcıklı yürüyüş ayakkabılardır. Bunlar; darbe emici tabanlı, geniş, içi pet ile desteklenmiş ve yüksekliği 2 cm'den fazla olmayan modeller olmalı."

Hipertansiyon sık görülen sinsi bir hastalık!

Denizli Devlet Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Güray Ceylan, hipertansiyonun oldukça sık görülen sinsi bir hastalık olduğunu, Türkiye'de her 3 kişiden birinde hipertansiyon hastalığının görüldüğünü söyledi. Dr. Ceylan, hastaların yaklaşık yüzde 60'ının ise hastalığının farkında olmadığını belirtti.

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Güray Ceylan, kalbin kan pompalarken damar duvarına yaptığı basıncın tansiyon olduğunu, bu basıncın istenen değerlerin üzerinde meydana gelmesinin da hipertansiyon olarak adlandırıldığını söyledi. Kan basıncının büyük tansiyon ve küçük tansiyon olmak üzere iki değerden oluştuğunu ifade eden Dr. Ceylan, "Genel olarak normal kabul edilen değerler büyük tansiyon 12, küçük tansiyon 8'dir. Normal koşullarda sürekli kan basıncı 12-8'in üzerinde meydana gelen kişiler hipertansiyon hastalığı adayı kabul edilmelidir. Farklı iki günde en az iki kez yapılan ölçümlerde 18 yaşını geçmiş erişkin bir bireyde büyük tansiyonun 14 ve üzerinde ya da küçük tansiyonun 9 ve üzerinde olmasına hipertansiyon (yüksek tansiyon) adı verilmektedir. Tansiyon ölçülürken doğru sonuçların alınması için de ölçüm yapmadan en az 5-10 dakika önce dinlenmiş ve nihai yarım saat içerisinde ça y, kahve ve sigara tüketmemiş olması önemlidir" dedi.

İleri yaş, anne ya da babada hipertansiyon varlığı, aşırı kilo, aşırı tuz ve alkol tüketimi, egzersiz yapmamak, bazı ilaçlar ve stresin hipertansiyon için risk etmenleri arasında yer aldığını anlatan Dr. Güray Ceylan, "Hipertansiyon, damar sertliği, kalp hastalıkları, felç, böbrek hastalıkları ve görme kaybı gibi rahatsızlıklara neden olabilir. Ancak kan basıncı istenen sınırlarda tutulursa bu rahatsızlıklar önlenebilir. Yüksek tansiyon hiçbir belirti vermeden tesadüfen yapılan bir ölçümle tespit edilebileceği gibi, baş ve boyun ağrısı, kulak çınlaması, göz kararması, baş dönmesi, burun kanaması gibi belirtilerle de ortaya çıkabilir" şeklinde konuştu.

"DOKTORA DANIŞMADAN İLAÇ KULLANMAYIN"

Dr. Ceylan, yaş, cinsiyet, eşlik eden hastalıklara göre hipertansiyon tedavisinin şekillendirildiğini söyleyerek, hastalara şu tavsiyelerde bulundu:

"Günümüzde çok çeşitli grupta ve farklı mekanizmalar ile kan basıncı kontrolü sağlayan ilaçlar mevcuttur. Hipertansiyon tanısı konduktan ve gerekli tetkikler yapıldıktan sonra hastanın yaşı, cinsiyeti, eşlik eden hastalığı ve kan basıncı yüksekliğinin derecesine göre takip eden hekim tarafından tedavi belirlenir ve istenen kan basıncı düzeyine ulaşana dek kontrollere devam edilmelidir. Bir başkası için iyi ve uygun meydana gelen bir tansiyon ilacı sizin için uygun olmayabilir. Doktorunuza danışmadan başkasının ilacını kullanmayınız. Bunun yanında bazı yaşam tarzı değişiklikleri de yapılmalıdır. Bunlar arasında ideal kiloya ulaşılması, sigara ve alkolden uzak durulması, tuz tüketiminin azaltılması, bol kalorili ve yağ oranı yüksek gıdaların azaltılması sayılabilir. Bu sayede hipertansiyonu kontrol altına alabiliriz."

4 yaşındaki çocuk boğazı kesilmiş halde bulundu!

AYDIN'da evlerinin yakınındaki ahırda bileği ve boğazı kesilmiş ağır yaralı bulunan 4 yaşındaki C.Ç., kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Olaydan 10 dakika önce evlerinin önünden kaybolduğu öğrenilen çocuğa cinsel saldırı yapıldığı şüphesi üzerinde durulduğunu bildirdi.

Ailesinin pazar günü sünnet düğünü yaptığı minik C. bugün saat 13.00 sıralarında, Aydın'da evlerinin önünde oynarken ortadan kayboldu.

En nihai 10 dakika önce evin önünde oynarken gördüğü 3 çocuğundan en küçüğü meydana gelen C.Ç.'yi evin çevresinde aramasına rağmen bulamayan anne 37 yaşındaki F.Ç., durumu kayınpederi 70 yaşındaki C.Ç. ve eşi 39 yaşındaki B.Ç.'ye bildirdi.

Ç. Ailesi, komşularının da yardımıyla, ev ve yakınındaki bahçelerde C.Ç.'yi aramaya başladı. Yaklaşık yarım saat süren arama sonucunda C.Ç. torununu, hanelerine yaklaşık 50 metre uzaklıkta, sahipleri Uşak'ta olduğu öğrenilen metruk bir ahırda sağ bileği ve boğazı kesilmiş olarak kanlar içinde buldu.

Babasının otomobiliyle Aydın Atatürk Devlet Hastanesi'ne götürdüğü C.Ç. doktorların müdahalelerine rağmen kurtarılamadı. Aydın'ın yerlisi oldukları öğrenilen F. ve C.Ç. çifti, acı haber üzerine hastanede hudut krizi geçirdi. Doktorlar, cinsel saldırı şüphesi üzerinde durulduğunu bildirdi.

Jandarma çocuğun yaralı olarak bulunduğu ahırda parmak izi incelemesi yaparken, olayla ilgili soruşturmanın sürdüğünü belirtti.

Google Glass 12 saatte tükendi

Google'ın uzun zamandır beklenen akıllı gözlüğü dün akşam satışa sunuldu. 24 saatlik bir müddet tanıyan Google, 24 saatin sonra ermesiyle, yani bugün TSİ 19.00 bakımından satışları bitirmeyi planlıyordu.

Ancak beklenenden henüz fazla ilgi gören akıllı gözlük 12 saat gibi bir sürede tükendi. 1500 dolardan satışa sunulan Google Glass konusunda açıklamalarda bulunan Google, kaç adet gözlük satıldığını ise kamuyoyula paylaşmadı.

Google'ın ilerleyen haftalarda tekrar Glass'ı satışa sunacağı da belirtildi.

Gül'den Cumhurbaşkanılğı seçimi açıklaması/ Video

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Letonya Cumhurbaşkanı Andris Berzins ile ortak basın toplantısı düzenledi.

Gül: (Cumhurbaşkanılğı adaylığı) "Başbakan ile konuşacağız dedim. Yakında konuşacağız. Tabii ki ikimizle ilgili bir konu, başka adaylar da mevzubahis olacaktır. Neticede Türk halkı karar verecektir. Hiç kimse şimdiden bu benim cebimde de dememektedir."

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili "Daha önce de 'Sayın Başbakan ile biz konuşacağız' dedim. Bunu yapmadık ama yakında konuşacağız tabii ki. Ama bu şahıslarımızla, ikimizle ilgili bir konu. Şüphesiz ki başka adaylar da mevzubahis olacaktır ve neticede Türk halkı karar verecektir. Hiç kimse şimdiden 'Bu benim cebimde' de dememektedir" ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Gül, Letonya Cumhurbaşkanı Andris Berzins ile Çankaya Köşkü'nde düzenlendiği ortak basın toplantısında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ile ilgili yeni yasa konusundaki görüşlerinin sorulması üzerine Gül, bütün kanunları olduğu gibi MİT ile ilgili düzenlemeyi de yakından takip ettiğini belirtti. Diğer kanunlarda yaptığı gibi hem ilgili bakan hem de müsteşar ile görüşerek fikirlerini söylediğini aktaran Gül, "Şüphesiz ki bu tip yasalar tartışmalı konulardır, işin doğası gereği. Nereden bakarsanız öyle ama gayet dikkatli bir şekilde görüşlerimi paylaşıp tavsiye ettim. Sonunda TBMM'nin kararıdır. Yasayı TBMM yapar. Milletvekillerinin vereceği bir karardır" dedi.

Cumhurbaşkanlığına aday olup olmayacağının ne zaman belli olacağına ve şayet aday olmazsa politikaya devam edip etmeyeceğine ilişkin soruya ise Gül, şöyle cevap verdi:

"Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili takvim zaten açıklandı. Daha önce de söylediğim gibi 'Sayın Başbakan ile biz konuşacağız' dedim. Bunu yapmadık ama yakında konuşacağız tabii ki. Ama bu şahıslarımızla, ikimizle ilgili bir konu. Şüphesiz ki başka adaylar da mevzubahis olacaktır ve neticede Türk halkı karar verecektir.

Zaman zaman 'biz ikimiz konuşacağız' deyince buradan farklı farklı şeyler duyuyorum, eleştiriler de duyuyorum. Şüphesiz ki başka adaylar hep olacaktır ve neticede seçimlerde halk karar verecektir. Hiç kimse şimdiden 'Bu benim cebimde' de dememektedir. Bunun bilinmesini istiyorum. Diğer konularda, bakalım... Bunlar çok konuşulacak. Söyledim daha önce, nihayette benim ne düşündüğüm de muhakkak ki önemli olacak dedim."

-"İstikrar hepimizin aradığı birinci unsur"

Cumhurbaşkanı Gül, "Baltık devletlerinde NATO mevcudiyeti, bilhassa Rusya'nın nihai dönemlerdeki agresif tutumları düşünüldüğünde daha da uzatılmalı mı? Rusya'ya ne gibi yaptırımların yapılması gerekiyor" sorusu üzerine de bu konuları Berzins ile baş başa ve heyetler arası görüşmelerde ele aldıklarını hatırlattı.

Bölgenin sadece Baltık tarafı olarak değil Ukrayna, Katliam ve Karadeniz'i de içine alan büyük bir bölge olarak düşünüldüğünü ifade eden Gül, "Buralardaki istikrar hepimizin aradığı birinci unsur. NATO içerisinde müttefikliğimize vurgular yaptık. Dolayısıyla NATO içerisinde dayanışmayı her zaman göstermenin sırası" diye konuştu.

Değişik seviyelerde NATO toplantıları yapıldığına ve hem askeri hem de sivil kanat tarafından hükümler alındığına işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, sözlerine şöyle devam etti:

"Bütün bunlar problemin diyalogla uluslararası hukuk çerçevesi içerisinde çözülmesi ve problemlerin daha büyümemesi için yapılan çalışmalardır. Ümit ediyoruz ki uluslararası hukuk asla gözardı edilmez. Ülkelerin toprak bütünlüklerine, egemenliklerine, BM tarafından tanınmış olan, bunlar asla ihlal edilmez, bunlara her zaman karşılıklı bir şekilde saygı duyulur.

Diğer yandan şu da bir gerçektir, Rusya bu coğrafyanın ve bu bölgenin en önemli ülkelerinden birisidir. O açıdan tarihte ülkeler çok beraber olmuşlardır. Nüfuslar çok karışmıştır. Bütün bunları da dikkate alarak gayet dikkatli bir diplomasinin yürütülmesi ve diyalogla bu problemlerin büyümeden çözülmesine önem veriyoruz. Hem müttefiklerimiz hem bölgede bu problemlerin tarafı meydana gelen Rusya ile bu yönde sürekli bir istişare halindeyiz."

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye ve Letonya'nın Karadeniz'e Ukrayna vasıtasıyla bağlanmasının, Ukrayna'da yaşanan olaylardan olumsuz etkilenip etkilenmeyeceğinin sorulması üzerine de Minsk üzerinden Karadeniz'e gelen bir ulaşım hattı olduğunu hatırlattı. Karadeniz üzerinden Türkiye bağlantısının yapılıp bu hattın başka ülkelere gitmesi konusunun bugünkü görüşmelerde ele alındığını ve buna önem verildiğini kaydeden Gül, "Ümit ediyoruz ki bunlarda rastgele bir aksama mevzubahis olmaz" değerlendirmesinde bulundu.

Gül'den Cumhurbaşkanılğı seçimi açıklaması

Son üç yılda 3 kişi hakimlik ve savcılığa kabul edilmedi

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, nihai üç sene içinde adaylığa kabul edilen 2 bin 879 kişiden 3 kişinin hakimlik ve savcılık mesleğine kabul edilmediğini belirterek, hakim adaylarının özel hayatları nedeniyle mesleğe kabul edilmediği yönündeki iddiaların hiçbir şekilde gerçeği yansıtmadığını bildirdi.

Bozdağ, CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek'in, "Ankara Adliyesi'nde hakimlik stajı yapan Didem Yaylalı'nın intiharı" konusunda yazılı soru önergesini yanıtladı.

Bekir Bozdağ, Devlet Memurları Kanunu'nun "Adaylık devresi içinde göreve nihai verme" kenar başlıklı 56. maddesinde, "Adaylık müddeti içinde temel ve hazırlayıcı eğitim ve staj devrelerinin her birinde başarısız olanlarla, adaylık müddeti içinde hal ve hareketlerinde memuriyetle bağdaşmayacak durumları, göreve devamsızlıkları tespit edilenlerin, disiplin amirlerinin önerisi ve atamaya yetkili amirin onayı ile ilişkileri kesilir. İlişkileri kesilenler ilgili müesseselerce derhal Devlet Personel Başkanlığı'na bildirilir" denildiğini anımsattı.

Didem Yaylalı'nın 5 Mayıs 2010 tarihinde Ankara Adliyesi'nde hakim adayı olarak göreve başladığını, nihai eğitim dönemi stajını yaparken mazeretsiz olarak görevine gelmemesi ve usulsüz belge sunarak görevle ilgili konularda yükümlü olduğu kişilere yalan ve yanlış beyanda bulunduğu gerekçeleri ile ile ilgili disiplin soruşturması yapıldığını aktaran Bozdağ, bunun üzerine Türkiye Adalet Akademisi tarafından "aylıktan kesme cezası" verildiğini belirtti.

Bozdağ, Yaylalı'nın disiplin cezasına itiraz etmesi üzerine, Bakanlık Disiplin Heyeti Başkanlığı'nın disiplin cezasının yerinde olduğu gerekçesiyle talebinin reddine karar verdiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bunun üzerine hakim adayı, disiplin cezasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle idare mahkemesinde iptal davası açtı. İdare mahkemesi de'... davacı tarafından usulüne uygun olarak düzenlenmemiş, hukuken geçerliliği olmayan bir belge davalı idareye sunularak yanlış ve yanıltıcı bir beyanda bulunulmak suretiyle, hukuken kabul edilebilir bir mazereti bulunmaksızın derslere katılmadığı anlaşıldığından, bu fiiller nedeniyle davacıya verilen dava konusu disiplin cezasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır' gerekçesiyle davanın reddine karar verdi.

Hakimler ve Savcılar Yüksek Heyeti 3. Dairesi, adayın özlük dosyasını incelerek, Barolar Yargı Etiği ilkelerinde yer alan koşulları taşımadığı gerekçesiyle mesleğe kabul edilmemesine karar verdi; kararın yine incelenmesinin talep edilmesi üzerine bu talebi de reddetti. Adı geçenin Hakimler ve Savcılar Yüksek Heyeti Genel Kurulu'na yapmış olduğu itiraz üzerine, Genel Kurul, 3. Dairenin vermiş olduğu kararı yerinde görerek, bu adayın mesleğe kabul edilmemesine karar verdi ve bu karar kesinleşti.

Son üç sene içinde adaylığa kabul edilen 2 bin 879 kişiden 3 kişinin hakimlik ve savcılık mesleğine kabul edilmemesine karar verildi. Hakim adaylarının özel hayatları nedeniyle mesleğe kabul edilmediği yönündeki iddialar hiçbir şekilde gerçeği yansıtmamaktadır."

Dinlemeye 'parmak izli' koruma

İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, 30 Ocak'ta dinleme hükümleri için Teknik Büro'yu kurdu.

Başsavcı Vekili Orhan Kapıcı'nın sorumluluğundaki büroda Savcı Tahsin Eroğlu ile bir katip görevlendirildi.

Parmak izi sistemli kapı

Teknik Büro konusunda yayınlanan genelgede kuşkulularla ilgili alınan dinleme kararlarının Teknik Büro'ya yerleştirilen 'şifreli dolapta' muhafaza edileceği bildirildi.

Ancak dinleme kararlarının güvenliği için şifreli dolap yeterli görülmedi. Dinleme kararlarının tutulduğu odanın güvenlik önlemi arttırıldı. Savcı Eroğlu'nun odasının bulunduğu katta yer alan odanın kapısına parmak izi sistemi kuruldu.

Parmak müsaadesi tanıyarak açılan odanın kapısını sadece görevli savcı ve katip açabiliyor.

Güvenlik kamerası

Teknik Büro'ya parmak izi sisteminin yanı sıra güvenlik kamerası da kuruldu. Odanın kapısını görecek şekilde güvenlik kamerası yerleştirildi. Güvenlik kamerası 24 saat güvenlik görevlileri tarafından izleniyor.

Teknik Büro nedir?

Teknik Büro, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu tarafından kuruldu. Eski sistemde soruşturma savcıları dinlemek istedikleri kişilerle ilgili olarak doğrudan mahkemelere talepte bulunuyordu.

Ancak yeni sistemde savcılar direkt mahkemelere dinleme için başvuramıyor. Öncelikle taleplerini Teknik Büro'ya iletiyor. Teknik Büro'da görevli bir savcı bulunuyor. Soruşturma yürüten diğer savcılar ise 'suç işlendiğine ilişkin kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması ve başka surette delil elde edilme imkanının bulunmaması durumunda' dinleme için Teknik Büro Savcısı'ndan talepte bulunuyor.

Savcının talepleri Teknik Büro'da görevli savcı tarafından inceleniyor. Teknik Büro Savcısı'nın kabul etmemesi halinde dinleme yapılamıyor.

Kaynak: Al Jazeera

Sinop'ta KKKA'dan ölüm!

Sinop'un Boyabat ilçesinde Katliam Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı kuşkusuyla rehabilitasyona alınan kişi öldü.

AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, ilçenin Kavak köyünde hayvancılıkla geçimini sağlayan Mehmet Ali Bostancıoğlu (56), 4 Nisan'da büyükbaş hayvanı üzerindeki keneleri temizledi. Ertesi gün halsizlik ve kusma şikayetiyle Boyabat Devlet Hastanesine kaldırılan Bostancıoğlu, serum tedavisinin ardından taburcu edildi.

Rahatsızlığının sürmesi üzerine bu kez Kastamonu'daki özel bir hastaneye başvuran Bostancıoğlu, burada 4 gün süren tedavisinden sonuç alınamayınca, KKKA hastalığı kuşkusuyla İstanbul'a sevk edildi. Bostancıoğlu, 12 Nisan'da kaldırıldığı İstanbul Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde müdahalelere rağmen kurtarılamayarak 13 Nisan'da hayatını kaybetti.

Hastadan alınan kan örneklerinin sevk edildiği İstanbul Bölge Hıfzıssıhha Enstitüsünde yapılan incelemede ise Bostancıoğlu'nun kanında, keneden bulaşan KKKA virüsünün bulunduğu belirlendi.

Sinop Halk Sağlığı Müdürü Dr. Tahsin Gökhan Telatar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kan örneklerinin sevk edildiği İstanbul Bölge Hıfzıssıhha Laboratuvarından gelen sonuçların, Bostancıoğlu'nun KKKA'dan öldüğünü ortaya koyduğunu söyledi.

Öte yandan Bostancıoğlu'nun cenazesi, 14 Nisan'da Boyabat'ın Kavak köyünde toprağa verildi. Boyabat İlçe Sağlık Müdürlüğü görevlilerinin gözetimindeki cenaze töreninde, Bostancıoğlu'nun mezara konulan tabutu üzerine tedbir amaçlı kireç döküldü.

Sara ilacına geçici ithalat izni

Selma Bıyıklı Adabaş

Sağlık Bakanlığı, uzun süredir piyasada zor bulunan, belirli tiplerdeki sara, nöbet veya titreme ataklarının tedavisinde kullanılan "Mysoline" isimli ilacın üretiminde yaşanan sorunlar nedeniyle geçici ithalat izni verdi.

Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Kurumunca, "primidon" etken maddeli, belirli tiplerdeki sara, nöbet veya titreme ataklarının tedavisinde kullanılan "Mysoline 250 mg Tablet" isimli ilacın üretiminde yaşanan sorunlar nedeniyle geçici ithalat izni verildiği bildirildi.

Kurumun konuyla ilgili açıklamasında, uzun süredir zor bulunan ilacın dün itibarıyla piyasada meydana gelmesinin sağlandığı, hastaların yoğun talebi nedeniyle eczanelerden reçetesiz temininin önüne geçilmesi ve piyasada kısa sürede yoka girmesinin önlenmesi için yerli üretim yapılıp piyasaya verilinceye kadar "Normal Reçete İle Verilmesi Gereken Kontrole Tabi İlaçlar" reçetesi kapsamına alınmasına karar verildiği bildirildi.

Sağlık Bakanlığı yetkililerinden alınan bilgiye göre bulunmayan ilaçlar listesinde meydana gelen mevzubahis ilaç Türk Eczacıları Birliği (TEB) tarafından temin ediliyordu.

Verilen geçici ithalat izniyle dün itibarıyla 57 bin kutu ilaç eczanelere dağıtıldı.

Bu ilaç birden kesilemez

Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Eczacı Nurten Saydan, mevzubahis ilaç uzun süredir piyasada bulunmadığı için hastaların sıkıntı yaşadığını belirterek, "İhtiyacı meydana gelen hastalar bunu sürekli kullanmak zorunda. Birden bire kesilmesi sıkıntı yaratır" dedi.

Kalp ve akciğer hastalarına egzersizli rehabilite

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Tıp Fakültesindeki merkezde, kalp ve akciğer hastalarına yaptırılan çeşitli egzersizler sayesinde yaşamsal fonksiyonları ölçülerek, günlük yaşantılarında daha aktif olmaları ve başkalarına bağımlılıklarının azaltılması amaçlanıyor.

AKÜ Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı Öğretim Azasi Doç. Dr. Özlem Solak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kalp ve akciğer hastalığı meydana gelen kişilere yönelik rehabilitasyon uygulamaları yaptıklarını söyledi.

Bu tedavi yöntemini Türkiye'de ilk uygulayan merkezlerden biri olduklarını ve bunun zamanla yaygınlaştığını ifade eden Doç. Dr. Solak, şöyle konuştu:

''Türkiye genelinde daha yaygın bir şekilde uygulanmakta meydana gelen bu sistem sayesinde kalp ve akciğer hastalarının aerobik egzersiz sırasında tüm yaşamsal fonksiyonlarını yani kalp ritimlerini, nabızlarını, oksijen seviyelerini ve kan basıncını yakından gözlemliyoruz. Bu sayede egzersiz sırasında oluşabilecek rastgele bir sorunu hemen fark edebiliyoruz ve anında müdahale etme bahtımız oluyor. Hastalar günlük yaşamlarında daha rahat oluyorlar, daha aktif bir şekilde hayata katılabiliyorlar ve böylelikle diğer kişilere bağımlılıkları azalıyor.''

''Kardiyak rehabilitasyon, kalp hastalığı meydana gelen kişilerin fiziksel, psikolojik, fonksiyonel durumlarını en üst düzeye çıkarmak için yapılan rehabilitasyon çalışmalarının tümünü kapsıyor" diyen Doç. Dr. Solak, şunları kaydetti:

"Bu ünitede kalp hastalığı meydana gelen yani kalp krizi geçirmiş, damar sertliği olan, balon (stent) uygulanmış, bypass ameliyatı olmuş, kapak cerrahisi geçirmiş hastalar ve hipertansiyon hastalarına yönelik rehabilitasyon uygulamaları yapmaktayız. Kardiyak rehabilitasyon sayesinde hastaların fonksiyonel kapasiteleri gelişir ve günlük yaşamda bu hastalıklara bağlı ortaya çıkabilecek nefes darlığı, göğüs ağrısı, bacaklarda yorgunluk gibi yakıntılarının daha azaldığını görmekteyiz.''

Kalp hastalarının aerobik egzersizlerle kalp krizi veya kalp hastalığı nedeniyle ölüm oranlarının yaklaşık yüzde 20-25 oranında azaldığına dikkati çeken Doç. Dr. Solak, ayrıca tekrar ölümcül olmayan kalp krizi geçirme riskinin de kardiyak rehabilitasyon programına girmiş hastalarda önemli bir ölçüde azaldığını vurguladı.

-"Hastalar üzerinde faydalı oluyor"

Akciğer hastalığı meydana gelen kişilerin fonksiyonel kapasitelerini artırmaya yönelik Pulmoner rehabilitasyon çalışmaları uyguladıklarını bildiren Doç. Dr. Solak, şöyle devam etti:

''Pulmoner rehabilitasyon kapsamında daha genellikle kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), bronşektazi, astım gibi akciğer hastalığı meydana gelen kişilere yönelik rehabilitasyon uygulamaları var. Burada biz daha genellikle aerobik egzersizleri yani kol ve bacak gibi büyük kas gruplarını çalıştırdığımız, dayanıklılık egzersiz programları uygulamaktayız. Öncesinde fitnes salonunda kol ve bacağa yönelik güçlendirme eğitimi ve ısınma programı, ardından hastaları bisikletlerle yaptığımız aerobik dayanıklılık egzersiz programına dahil etmekteyiz. Bu program sayesinde hastaların fonksiyonel kapasiteleri daha iyi gelişmekte ve günlük yaşamda bu hastalıklara bağlı ortaya çıkabilecek nefes darlığı, göğüs ağrısı, bacaklarda yorgunluk gibi yakıntılarının daha azaldığını görmekteyiz. Bunun da hastalar üzerinde faydaları oluyor.''

Enerjiden yılda bir çeyrek altın tasarruf mümkün

Enerji Verimliliği Derneği Şubeler Sorumlusu İhsan Sabri Öksüz, enerji verimliliğini arttırmak için 21 ilde 34 bin kadınla görüştüklerini, enerji tasarrufunda yüzde 90'ın üzerinde başarıya eriştiklerini belirterek, "Bu proje sayesinde aileler, bütçeye yılda bir çeyrek altın katkı sağlamış oldu" dedi.

Öksüz, derneğin Kocaeli Şubesi'nde tertip ettiği basın toplantısında, derneğin enerjinin etkin ve verimli kullanılabilmesi için farkındalık oluşturmak amacıyla 2008 yılında kurulduğunu söyledi.

Dünyada 900 milyon insanın açlık sınırında yaşadığını, 1,5 milyar insanın ise suya erişmekte zorlandığına dikkati çeken Öksüz, enerjiyi ekonomik kullanmanın çok önemli olduğunu dile getirdi.

"Enerji verimliliğini artırmak amacıyla 21 ilde 34 bin kadınla bir araya geldik, enerji tasarrufunda yüzde 90'ın üzerinde başarıya ulaştık" diyen Öksüz, şunları belirtti:

"Bu proje sayesinde aileler, bütçeye yılda bir çeyrek altın katkı sağlamış oldu. Bu, 'Türkiye'de 4 milyar liralık enerji tasarrufu' demek. Bu, çok önemli bir tasarruf zira enerjinin yüzde 28'ini kendimiz üretiyoruz, geri kalanını ithal ederek 60 milyar dolar ödüyoruz. Dernek olarak bunun azaltılması yoluna gidiyoruz. Enerji tasarrufu yapan firmalar, 5. bölge teşviği kapsamına alınacak."

Öksüz, devletin enerji için her yıl 5 milyar dolar yatırım yapması gerektiğine işaret ederek, çocuklara temiz ve iyi çevre bırakmak amacıyla enerjiyi doğru kullanmak gerektiğini vurguladı.

Derneğin Kocaeli Şube Başkanı Ali Fuat Eyüboğlu da enerjinin daha verimli ve etkin kullanılması amacıyla çalışmaları sürdürdüklerini anlattı.

DİSK ile KESK arasında toplu iş sözleşmesi

DİSK'e bağlı Sosyal-İş Sendikası ile KESK'e bağlı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) arasında, SES çalışanlarını kapsayan Toplu İş Sözleşmesi (TİS) imzalandı.

SES Genel Merkezi'ndeki imza törenine, DİSK Genel Başkanı Kanaat Beko ve KESK Genel Başkanı Lami Özgen, Prof. Dr. Mesut Gülmez, Sosyal-İş ve SES yöneticileri katıldı.

DİSK Genel Başkanı Beko, 6356 Sayılı Sendikalara ve Toplu İş Sözleşmesi Yasası'nın öngördüğü, iş kolu barajı, işletme barajı ve yetki sisteminin İLO'nun 87 ve 98 sayılı sözleşmeleri başta olmak üzere Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu ileri sürerek, bundan ötürü Anayasa'nın 90'ıncı maddesi gereği uluslararası sözleşmelerin esas alınması ve uygulamasının anayasal bir zorunluluk olduğunu söyledi.

Hükümetin çalışma hayatındaki uluslararası sözleşmeleri görmezden geldiği iddiasında bulunan Beko, şöyle konuştu:

"İLO'nun 87 ve 98 sayılı sözleşmelerine dayanan ilk toplu iş sözleşmelerimizi geçtiğimiz hafta Uluslararası Af örgütü Türkiye Şubesi ile imzaladık. Bu yolda ilerlemeye, sendikal haklarımızı üyelerimizden aldığımız güçle ve uluslararası sözleşmelere dayanarak doğrudan uyguluyoruz. İşte bugün de SES ile bu kapsamdaki ikinci toplu iş sözleşmemizi imzalıyoruz."

Beko, sözleşmenin sadece işçi sendikaları için değil kamu emekçileri sendikaları için de sendikal baraj ve yasakların aşılması, global sendikal hakların doğrudan uygulanması açısından önemli bir aşama olduğunu dile getirdi.

KESK Genel Başkanı Özgen de imzalanacak toplu sözleşmeyi önemli ve anlamlı bulduklarını ifade ederek, sözleşmenin diğer iş kolları için de emsal olacağını söyledi.

Konuşmaların ardından Sosyal-İş ile SES arasında, SES çalışanlarını kapsayan toplu iş sözleşmesi taraflarca imzalandı.

Genç babalar depresyon riski altında

Northwestern Üniversitesi'nden bilim insanlarının araştırmasına ortalama 25 yaşındaki 10 binden fazla erkek katıldı. Araştırmada, doğumdan sonraki ilk 5 yıl genç babalarda çöküntü riskinin yüzde 68 arttığı belirlendi.

Araştırmaya imza atanlardan Craig Garfield, bilhassa ebeveyn ve çocuk arasındaki bağlılık için önemli meydana gelen ilk 5 yıldaki depresyonun çocukları negatif etkilediğini, bu nedenle geçiş sürecini atlatmaları için anneler kadar babalara da yardım edilmesi gerektiğini belirtti.

''Eski hayatını'' özleyen depresyondaki babaların stresli olduğunu, çocuklarına henüz az kitap okuduğunu ve ihmalkar davrandığını belirten bilim adamları bu durumun çocuklarda dil, okuma ve tutum meselelerine yol açabileceği ikazına bulundu.

Kadınların yüzde 10'unun, erkeklerin ise yüzde 4-5'inin doğum ertesi depresyona yakalandığı tahmin ediliyor.

Araştırmanın neticeleri ''Paediatrics'' mecmuasında yayımlandı.

reklam yeri
 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Hot Sonakshi Sinha, Car Price in India
online kişi acaip's Profile on Ping.sg